Her telefon açan sanki ben karar
vericiymişim gibi aynı soruyu soruyor 'hocam dershaneler ne olacak?' Arayanlar
geleceğini düşünen dershane öğretmeni, kurumunu ve işyerini düşünen dershane
yöneticisi, çocuğunun geleceğini düşünen veli, sınavları düşünen öğrenci yani
anlayacağınız bütün taraflar kaygılı ve gergin. Peki, bu gerginlik çözülür mü?
Ben burada çok merak ettiğim bir soruyla başlamak istiyorum, bu dershaneleri açan
ve ruhsatını veren Milli Eğitim Bakanlığı bu dershanelerin gelecek yıl için
kayıt almaya başladığını bilmiyor mu? Tabii ki biliyor. Peki, bu dershaneler
kayıt almak için ne yapıyor? Ücretlerini milli eğitim onayıyla açıklıyor ve
kayda başlıyor. Yani kapatılmak istenen kurumun bir sonraki yıl için kayıt
almasına kapatmayı düşünen kurum onay veriyor. Biraz karışık oldu ama Türkçesi
şu; Milli Eğitim Bakanlığı dershanelere önümüzdeki yıl için kayıtlara
başlayabilirsin diyor böylece.
***
Dershaneler yine de çok tedirgin çünkü resmi açıklama istiyorlar. Yani
bekliyorlar ki bir yetkili çıkıp dershaneler kapanmayacak ya da şöyle kapanacak
desin. Ama bu asla olmayacak çünkü dershaneleri isim olarak kapattığınızda
başka isimle yeniden kurulabilir. Yani 'dershane' açılmasını yasakladınız,
'ders evi' açılırsa ne yapacaksınız. 'Okul dışı tüm kurumları kapattım'
dediniz. O zaman 136 değişik branşta kurs, ders, eğitim yapan kurumlar ne
olacak. Üniversite ve lise sınavlarına hazırlık yapan dershaneleri kapattım
derseniz ki diyemezsiniz mantıksız olur ama dediniz varsayalım, ara sınıflarda
ders tamamlamak için gelenleri ne yapacaksınız? Yani kısacası eğitim kurumu
olarak yasal açıdan kapatamazsınız.
Peki, ekonomik olarak şirketlerini kapatabilir misiniz? Bu hem ekonomik modelimiz
açısından hem de hükümetimizin bakışı açısından mümkün olmayan bir durum. Yani
şirketlerini de kapatamazsınız. Peki, nasıl kapatacaksınız. Demek ki bu
kurumlar zaten yasal olarak kapattım diyerek kapatılamıyor. Zaten Sayın
Başbakan da hiçbir zaman böyle bir şey söylemedi. Dikkat edin her seferinde
'Dershaneleri devletin daha farklı hizmet alacağı örneğin okul yapabilir miyiz?
Onlardan hizmet alabilir miyiz?' dedi. Hatta bir seferinde bu kurumlara arsa
tahsisi, öğrenci tahsisinden bahsetti. Demek ki Başbakan'ın dershaneleri yok
etmek değil, onlardan daha verimli faydalanmak gibi bir anlayışı var. Buna da
kimsenin hayır diyeceğini sanmıyorum.
***
Bu yüzden buradan kendi görüşümü açıklamak istiyorum: Dershanelerin kapanması
diye bir şey asla söz konusu değildir. Dershaneler aynen devam edecektir. Hatta
eğitim sistemimiz açısından daha kritik görevler üstlenecektir. AKP'nin
topladığı komisyondaki üyelerin tamamı bu ülkeyi çok iyi tanıyan ve bu ülkenin
dinamiklerini çok iyi bilen insanlardır. Duyduğum kadarıyla raporda
dershanelerin kapatılmasının bu ülkemiz açısından bazı sakıncaları yazılmış ve
bu konunun daha uzun vadede dönüştürme yöntemiyle çözülmesi önerilmiş. Yani son
söz; lütfen artık işinize konsantre olun, üç ay sonra SBS var. Hatta bir ay
sonra YGS var. Çocukların size ihtiyacı var. Onlara odaklanın, bırakın bu
tartışmaları. Başbakan'ın önceliği her zaman bu ülkenin insanlarını dinlemek ve
onların isteği yönünde karar vermek olmuştur. Şimdi de insanlar gösterdikleri
teveccühle dershanelere kayıt oluyorlar. Yani devam diyorlar...
TURGAY POLAT
AKŞAM
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok
Yorum Gönder
1.YORUMLARA ADINIZI VE ŞEHRİNİZİ YAZINIZ. BU BİLGİLER YAZILMAZSA CEVAP VERİLMEYECEKTİR
2.SORULAR ONAYLANDIKTAN SONRA YAYINLANACAKTIR.
3.GMAİL HESABI OLANLAR YORUMU YAZDIKTAN SONRA ALTTAKİ BENİ BİLGİLENDİRİ TIKLARSANIZ SORULARA VERDİĞİMİZ CEVAPLAR MAİL ADRESİNİZE GELECEKTİR
4.KÜFÜR VE ŞİDDET İÇEREN YORUMLAR YAYINLANMAYACAKTIR