MÜDÜR YARDIMCILIĞI SINAVI İNKILAP TARİHİ NOTLARI 3
TBMM'nin AÇILMASI(23 NİSAN 1920)
- Mustafa Kemal Ankara’dan Milletvekili seçilir.
- Açılış konuşmasını en yaşlı üye olan Sinop Milletvekili olan Şerif Bey yapar.
- 24 nisan 1920 günü yapılan toplantıda Meclis Başkanlığına M. Kemal seçildi.
U Y A R I : İstanbul’un İşgali M. Kemal’e Millet adına söz söyleme ve milli mücadeleyi yürütme yetkisine sahip yeni bir meclisi açma fırsatı vermiştir.
U Y A R I : Bu meclis tarihimizde “TÜRK” adını taşıyan ilk meclistir.
TBMM’ NİN ALDIĞI KARARLAR :
- Hükümet kurmak zorunludur.
-Yeni bir devlete geçiş gerçekleşmiştir.
-Meclis Hükümeti 2 Mayıs 1920’ de seçilerek göreve başlamıştır.
- Geçicide olsa bir hükümet başkanı yada padişah vekili atamak doğru değildir.
-Meclisin bağımsız karar alması ve sürekliliği açısından önemlidir.
- TBMM’ nin üzerinde hiçbir güç ve kuvvet yoktur.Egemenlik Kayıtsız Şartsız Milletindir.
-TBMM’ nin üzerinde güç tanımayarak Osmanlı Yönetimi yok sayılmıştır.
- TBMM, yasama, yürütme ve yargı yetkilerini kendinde toplamıştır.
-Güçler Birliği(Kuvvetler Birliği) esası belirlenmiştir.
-Yargı yetkisini daha sonra istiklal mahkemeleriyle kullanmıştır.
- Meclisten Seçilecek bir Kurul Hükümet İşlerini yürütür.Meclis Başkanı Hükümetinde başkanıdır.
-Meclis Hükümeti sistemi benimsenmiştir.
-Meclis başkanı Başbakanlık görevini de üstlenmiştir.
- Padişah ve Halife içinde bulunduğu baskıdan kurtulduktan sonra TBMM tarafından yeni durumunu alacaktır.
KARARLARIN ÖNEMİ :
- Anadolu’da yeni bir devlet kurulmuştur.
- Kurtuluş Savaşı Tek Merkezden yönetilmeye başlanmıştır.
- Güçler birliği sağlanmıştır.Önemi:Çabuk ve uygulanabilir kararların alınabilmesini sağlamaktır.
- Temsil Heyeti görev ve sorumluluklarını TBMM’ ye devretmiştir.
TBMM NİN ÖZELLİKLERİ :
- Olağanüstü yetkilerle donatılmıştır.
- Kurucu Meclis özelliğine sahiptir.
- Savaş ve ihtilal meclisidir.
- Ulusal Egemenlik ilkesini gerçekleştirmiştir.
- Meclise karşı her hareket ve ayaklanmaları önlemek için istiklal mahkemeleri kuruldu.
- Meclis Hükümeti sistemi kabul edilmiştir.İlk TBMM nin kuruluşundan Cumhuriyetin ilanına kadar bakanları tek tek meclis seçiyordu.Bu sisteme meclis hükümeti denir.Bu hükümetler uyumlu çalışmadığından M. Kemal Cumhuriyetin ilanıyla sistemdeki tıkanıklığı aşmış ve kabine sistemine geçmiştir.Kabine sisteminde meclis Cumhurbaşkanını ;Cumhurbaşkanı Başbakanı; Başbakan Bakanları atar.
BİRİNCİ TBMM NİN BAŞARDIĞI İŞLER ŞUNLARDIR:
- Ulusal Egemenliği sağlamıştır.
- 1921 Anayasasını yapıp uygulamaya koymuştur.
- Düzenli Orduyu kurmuştur.
- Hıyanet-i Vataniye yasasını çıkarmıştır.
- Ayaklanmaları bastırmıştır.
- İstiklal Mahkemelerinin kurulmasını ve işlemesini sağlamıştır.
- İstiklal Marşını kabul etmiştir.
- Mustafa Kemal’e Başkomutanlık yetkisi vermiştir.
- Mustafa Kemal ve Fevzi Çakmak’a Mareşal, ayrıca M. Kemal’e Gazi unvan ın ı vermiştir.
- Kurtuluş Savaşı sırasında yapılan antlaşmaları onaylamıştır.( Gümrü , Moskova, Kars , Ankara , Mudanya gibi )
- Birinci Meclis zor koşullarda görev yapmıştır.Kurtuluş savaşı sırasında gösterdiği birlikteliği Kurtuluş Savaşı sonrası Lozan Barış Antlaşmasının imzalanması sırasında ve sonrasında gösterilememiştir.Bu durum savaş alanlarında kan dökülerek elde edilen hakların barış masasında kaybedileceği , İtilaf Devletlerinin işini kolaylaştırıp , bize isteklerini kabul ettireceği sağlıksız bir ortam yaratmıştır.
- Birinci Meclis 23 Nisan 1920’ de açılmış, henüz seçim süresini doldurmadan 1 Nisan 1923’te seçimlerin yenilenmesine karar vermiş İkinci Meclis 11 Ağustos 1923’te açılmıştır.
U Y A R I:TBMM nin açılmasından, M. Kemal in ölümüne kadar TBMM beş çalışma ve seçim dönemi geçirmiştir.
1920 – 1923 :Birinci Meclis
1923 – 1927 :İkinci Meclis
1927 – 1931 :Üçüncü Meclis
1931 – 1935 :Dördüncü Meclis
1935 – 1939 :Beşinci Meclis
U Y A R I :Birinci meclis ,Ulusal egemenliği ve bağımsızlığı sağlarken (Saltanatın kaldırılması 1. Meclisin işidir ),
İkinci meclis , daha çok devrimleri, inkılapları gerçekleştirmiştir.
BİRİNCİ TBMM YE KATILANLAR KİMLERDİR?
- İstanbul’dan Anadolu’ ya gelen Mebuslar
- Yeni seçilen Milletvekilleri ve daha sonra Malta sürgününden geriye dönenler.(Hepsi yaklaşık 400 milletvekilidir)
İLK ANAYASA (TEŞKİLAT-I ESASİYE): 20 OCAK 1921
S o r u :TBMM 23 Nisan 1920’de açıldığı halde yeni bir Anayasa neden hemen hazırlanamamıştır?
- O günlerde Anayasa tartışmaları yapmak Ulusal Birliği zedeleyebilirdi.
- Bu dönemde TBMM’ ye karşı çıkan ayaklanmaların bastırılmasıyla ilgilenilmiştir.
- Yunan ordusunun ilerleyişi Anayasa hazırlanmasını geciktirmiştir.
Yukarıdaki nedenler Anayasa nın hazırlanışını geciktirmiştir.
1921 ANAYASASININ ÖZELLİKLERİ :
- Yeni Türk Devletinin ilk anayasasıdır.
- Birinci İnönü zaferinin kazanılması Anayasanın ilanını kolaylaştıran etken olmuştur.
- Bu Anayasa olağanüstü bir durumda ülkenin bağımsızlığını sağlamakla uğraştığından kısa ve özet olarak hazırlanmıştır.
- M. Kemal 13 Eylül 1920 de Meclise önerge verir.Bu önerge 20 Ocak 1921 tarihinde “Teşkilatı Esasiye Kanunu” adıyla yeni Türk Devletinin ilk Anayasası olarak kabul edilmiştir.
1921 ANAYASASININ TEMEL MADDELERİ :
- Egemenlik kayıtsız şartsız milletindir.
- Yasama, yürütme ve yargı yetkileri TBMM de toplanır.
- Türkiye Devleti,TBMM tarafında yönetilir ve Hükümeti “TBMM Hükümeti” adını alır.
- TBMM, iller halkınca seçilen üyelerden oluşur.
- TBMM nin seçilmesi iki yılda bir yapılır.
- TBMM, Hükümeti seçtiği vekillerle (bakanlarla) yönetir.
- Bakanlar Kurulu içlerinden birini kendilerine başkan seçerler.Ve TBMM nin başkanı Bakanlar Kurulunun da başkanıdır.
1921 ANAYASASININ ÖNEMİ VE YORUMU :
- Bu Anayasa ile Türk tarihinde ilk kez Egemenlik Ulusa verilmiştir.
- Yeni Türk Devletinin kuruluşunun hukuki ve siyasi bir belgesidir.
- Kurtuluş Savaşı sırasında hızlı ve çabuk kararlar alabilmek amacıyla;
-Kısa ve öz olarak hazırlanmıştır
-Güçler Birliği ilkesi geçici olarak benimsenmiştir.
- Vatandaşların temel hak ve özgürlükleri gibi konulara değinilmemiştir.Bunun nedeni,o günün şartlarından dolayı vatanın kurtuluşu ile ilgili hükümlere öncelik verilmesi olmuştur.
- TBMM nin başkanının hükümetinde başkanı olmasıyla Meclis Hükümeti sistemi benimsenmiştir.
U Y A R I :
- 29 Ekim 1923 ‘ te Cumhuriyetin ilanıyla devletin yönetim şekli belirlenmiş, Meclis Hükümeti Sistemi” terk edilerek bu günkü Kabine Sistemine geçmiştir.
- Yeni Türk Devletinin ilk Anayasasıdır.
TBMM’ YE KARŞI ÇIKARILAN AYAKLANMALAR:
- Mondros sonrasında orduların büyük ölçüde dağıtılması, güvenliğin bozulmasına ve ayaklanmaların çıkmasına ortam hazırlamıştır.
- TBMM’ nin açılmasıyla ayaklanmalar hız kazanmıştır.
- Bu ayaklanmaların görülmesinde İtilaf Devletleri ve İstanbul Hükümetinin çalışmaları önemli rol oynamıştır.
- TBMM bu en kritik dönemde bir yandan düşman işgaliyle uğraşırken bir yandan da bu isyanları bastırmaya uğraşmıştır.
- TBMM ye karşı yapılan ayaklanmaların amacı direniş hareketini kırmaktır.
AYAKLANMALARIN NEDENLERİ :
- İşgallerin kolaylaşmasını sağlamak.
- Azınlıkların kendi devletlerini kurma düşünce ve istekleri.
- Ulusal Birliği sona erdirme düşüncesi.
- İstanbul Hükümetinin ve Şeyhülislamın M.Kemal ve Milli mücadele aleyhine yayınladıkları fetvaların uçaklarla Anadolu nun her tarafına atılarak halkın kışkırtılması.
- Düzenli ordunun kurulması aşamasında bazı Kuvay-i Milliyecilerinin Düzenli Orduya katılmak istememesi.
- M. Kemal ve arkadaşlarının gıyabi(kendilerinin bulunmadığı) bir mahkemede yargılanıp idama mahkum edilmeleri.
- İstanbul Hükümeti ve saltanata bağlı kişilerin İtilaf Devletlerine hoş görünmek için Anadolu ve Trakya da kışkırtmalara girişmeleri.
- Bazı Kuvay-i Milliyecilerin halka eziyet etmeleri.
- Mondros sonrası oluşan otorite boşluğu ve güvensizlik nedeniyle eşkıyaların türemesi ve TBMM nin askerliği zorunlu hale getirmesiyle, asker kaçaklarının çoğalması, bunların eşkıya ile işbirliği yapması.
İÇ İSYANLAR ÇIKIŞ NEDENLERİNE GÖRE DÖRDE AYRILIR:
1-Doğrudan İstanbul Hükümetinin Çıkarttığı Ayaklanmalar:Damat Ferit Paşa Döneminde çıkan isyanlardır.
a-)Anzavur Ahmet Ayaklanması :
- Ahmet Anzavur tarafından çıkartılmıştır
- Balıkesir,Manyas ve Susurluk civarında etkili olmuştur.
- 2 kasım 1919 da başlamış ve 16 Nisan 1920 ye kadar sürmüştür.
- Çanakkale’deki hakimiyetini güçlendirmeyi amaçlayan İngilizler tarafından desteklenmiştir
- Ayaklanmayı Çerkez Ethem Kuvvetleri bastırmıştır.
b-) Kuvay-ı İnzibatiye(Halifelik Ordusu) Ayaklanması:
- İznik, İzmit ve Geyve çevresinde etkili oldu.
- İstanbul Hükümetince başlatıldı ve İngilizlerce desteklendi.
- Boğazları kendi çıkarları için korumak ve Ulusal birliğe som vermek için çıkarıldı.
- Kuvay-i İnzibatiyeden pek çok asker Kuvay-i Milliye saflarına geçmiştir.
- Ayaklanma Ali Fuat Paşa kuvvetlerince bastırılmıştır.
Bu Ayaklanmaların Amacı:
- Boğazların etrafından ulusal kuvvetleri yok etmek.
- Boğazların etrafında bir tampon bölge oluşturmak.
- İngiliz çıkarlarına hizmet etmek.
U Y A R I :Kurtuluş savaşı sırasında ulusal güçlere karşı kullanılan birtakım kuvvetler kurulmuştur.Bunlar:
- Kuvay-ı İnzibatiye :Halife Kuvvetleri
- Kuvay-i Muhammediye :Anzavur Kuvvetleri
- Kuvay-i Seyyare :Çerkez Ethem Kuvvetleri
2- İstanbul Hükümeti ve İtilaf Devletlerinin Birlikte Çıkardığı İsyanlar :
-Anadolu’daki en yaygın isyan grubudur.
-Anadolu halkının dinsel duyguları kullanılarak çıkartılan isyanlardır.
a-)Bolu - Düzce – Hendek ve Adapazarı Ayaklanmaları :
- M. Kemal ve arkadaşları hakkındaki gıyabi idam kararı ve Şeyhülislamın fetvasının İngiliz ve Yunan uçakları aracılığıyla halka ulaştırılmasıyla sayıları 5000’ i bulan asilerin çıkarttığı isyandır.
- İsyan Ali Fuat Paşa ve Refet Bele kuvvetlerince basırılmıştır.
b-)Afyon Ayaklanması :
- Yunanlılarında kışkırtmasıyla dini kullanarak Çopur Musa tarafından “Halifelik elden gidiyor “ diyerek halkı ayaklandırmasıyla başladı.
- İsyancılar daha sonra Yunanlılara sığınmıştır.
c-) Konya Ayaklanması :
- Konya ve çevresinde Delibaş Mehmet tarafından çıkarılmıştır.
- İsyancılar hükümet binasını işgal etmişlerdir.İsyan22 kasım 1920’ de bastırılmıştır.
d-)Yozgat İsyanı ( Boğazlıyan ) :Yozgat’ta Çapanoğlu ailesi tarafından, Zile’de ise Ayancıoğulları tarafından çıkarıldı.Merkezi Kuvvetler ve Çerkez Ethem Kuvvetleri tarafından bastırıldı.
e-)Koçu Kiri , Şeyh Eşref ve emil Çeto Ayaklanmaları :Doğu , Güney ve Orta Anadolu’ da görülmüştür.
f-)Milli Aşiret Ayaklanması :Fransızların kışkırtmasıyla Urfa’da çıkartılmıştır.
3-Azınlıkların Çıkarttığı Ayaklanmalar:Mondros sonrası İtilaf devletlerinin desteği sonucu bağımsız devlet kurmak isteyen azınlıklar tarafından çıkarılan ayaklanmalardır.
a-)Ermeni Ayaklanmaları :Fransızların desteğiyle Güneydoğu Anadolu’da çıkarılan ayaklanmalardır.
b-)Rum Ayaklanmaları :
- Doğu Karadeniz,Batı Anadolu ve Marmara’da çıkan ayaklanmalardır.
- Karadeniz’de Eski Rum Pontus devletini kurmak isteyen Rumların çıkardığı Pontus Rum isyanı en uzun süren Rum isyanıdır.
4-Kuvay-i Milliye Yanlısı İken İsyan Edenler :Bağımsız hareket etmek istreyen ve kendi çıkarlarını ön planda tutarak , düzenli orduya geçişi engellemek amacıyla çıkartılan isyanlardır.
a-)Çerkez Ethem Ayaklanması :
- Çerkez Ethem Kuvay-i Milliye birliklerinin kurulmasında etkili olmuş, Meclise karşı çıkan ayaklanmaların bir kısmının bastırılmasını sağlamış ve Yunan işgallerinin bir süre geciktirilmesini sağlamıştır.
- Bu başarıları sonucu Mustafa Kemal ve arkadaşlarına karşı cephe almaya başlamıştır.
- Lider olma tutkusu, bağımsız davranma isteğiyle 1. İnönü savaşında düzenli orduya saldırdıysada Batı Cephesi komutanı İsmet Bey Düzenli orduyla Çerkez Ethem i yenince Yunanistan’a sığındılar.
b-)Demirci Mehmet Efe İsyanı :Demirci Mehmet Efe Kuvay-i Milliye liderlerindendir.Ancak Çerkez Ethem’inde kışkırtmasıyla Denizli’de isyan etmiştir. Bu isyan Refet Bele tarafından bastırılmıştır.
c-)Yörük Ali Efe İsyanı :
TBMM’ NİN İÇ İSYANLARA KARŞI ALDIĞI ÖNLEMLER ŞUNLARDIR:
- Hıyaneti Vataniye (Vatana Kötülük ) yasası çıkarıldı (21 Nisan 1920).
- İstklal Mahkemeleri kuruldu (18 Eylül 1920).
- İstanbul Hükümeti ile tüm ilişkiler kesildi.
- Ulusal Kuvvetler güçlendirilerek Düzenli Orduya geçildi.
- İstanbul Hükümetinin M. Kemal için hazırlattığı fetvayı etkisiz hale getirmek için Anakara Müftüsü Rıfat Börekçi ve bazı din görevlileri tarafından karşı fetva yayınlanması sağlandı.
- Damat Ferit Vatan Haini ilan edilerek Türk Vatandaşlığından çıkarıldı.
İÇ İSYANLARIN SONUÇLARI :
- Ulusal Kurtuluş Mücadelesinin gecikmesine neden olmuştur.
- Bazı bölgelerin İtilaf devletlerince işgal edilmesini kolaylaştırmıştır.
- Ulusal Güçler maddi kayıplara uğramıştır.
- Düzenli ordunun kurulması gecikmiştir.
- Kardeş Katline neden olmuştur.
- Anadolu nun daha uzun süre düşman işgali altında kalmasına neden olmuştur.
U Y A R I :Ayaklanmaların bastırılmasında İstiklal Mahkemelerinin önemli rolü vardır.
İSTİKLAL MAHKEMELERİ :
- Kurtuluş Savaşında TBMM’ nin yargı yetkisini kullandığı mahkemelerdir.
- Yargıçları milletvekilleridir.
- Kararları kesindir,İtirazı yoktur.
- Olayların olduğu yerde kurulan gezici mahkemelerdir.
- İstiklal Mahkemeleri, TBMM nin otoritesinin kalıcı olmasında, saygınlığının artmasında önemli bir işleve sahiptir.
N O T :Bazı çevreler günümüzde İstiklal Mahkemelerini eleştirmektedir.Oysa bu mahkemelerin Olağanüstü dönemin zor koşullarında görev yaptığı unutulmamalıdır.
SEVR BARIŞ ANTLAŞMASI (10 AĞUSTOS 1920 ):
- I.Dünya savaşından sonra İtilaf Devletleri Osmanlı Devleti dışındaki devletlerle kısa sürede antlaşma yapmalarına karşılık Osmanlı Devleti nin paylaşımı konusunda anlaşamadıkları için Osmanlı Devleti ile kesin barışı sona bırakmışlardır.
- İtilaf Devletleri Osmanlı Devletinin paylaşılması konusunda anlaşmazlığa düştüler – Paris Barış Konferansında.
- 16-20 Nisan tarihleri arasında İtalya’nın San Remo kentindeki Konferansında Osmanlı Devleti ile yapılacak barış antlaşmasının taslağı hazırlanmıştır.
- Paris yakınlarındaki Sevr Kasabasında, San Remo Konferansında hazırlanan plana göre hazırlanmış olan Sevr Barış Antlaşması Osmanlı Hükümeti adına Tevfik Paşa başkanlığındaki bir heyet tarafından imzalanmıştır.
- Bu antlaşmayı Osmanlı Mebusan Meclisi dağıtıldığı için devlet adına Dar-ı Şurayı Saltanat(Saltanat Şurası) onaylamıştır.
ANTLAŞMANIN MADDELERİ :
- İstanbul;Osmanlı Devletinin başkenti olarak kalacak,Osmanlı Devleti antlaşma hükümlerine uymazsa Osmanlı Devletinden alınacaktır.Tehdit Maddesi
- Boğazlar;Savaş ve Barış zamanında tüm devletlerin gemilerine açık olacak.Özel bayrağı,bütçesi olacak ve içinde Osmanlının olmayacağı Uluslar arası Boğazlar Komisyonu(Amerika,İngiltere,Fransa,İtalya, Japonya ve Rusya dan oluşan ) tarafından yönetilecektir.
- Doğu Anadolu da iki yeni devlet Ermenistan ve Kürdistan kurulacaktır.
- Yunanistan a bırakılan yerler;Doğu Trakya,İzmir ve çevresi(Batı Anadolu) ve İmroz ile Bozcaada.
- İngiltere ye;Arabistan(Ürdün,Filistin Ve Hicaz) ve Irak (Musul dahil).
- Fransa ya;Adana, Malatya ve Sivas dolaylarını birleştiren bölgeler ile Suriye bırakılacak.
- İtalyanlara;Antalya,Muğla ve Konya ya kadar olan bölgeler ve12 ada verilecek.
- Askeri Hükümler;Türk Ordusu 50.000 askeri geçmeyecek ,ağır silahlar bulunduramayacak ve zorunlu askerlik kaldırılacaktır.
- Kapitülasyonlar;Yeni kurulan devletler dahil tüm devletler yararlanacaktır.
- Azınlık Hakları;Azınlıklara genişletilmiş haklar verilecektir.Herhangi bir Türk uyruğu İtilaf Devletlerinden birinin uyruğuna geçebilecek,bunlar Vatandaşlık değiştirdikleri tarihten itibaren Kapitülasyonlardan yararlanabilecekler yani Osmanlı Devletine vergi vermeyeceklerdi.
- Ekonomik Hükümler; Osmanlı Devletini nin gelirlerine,savaş tazminatı ve İtilaf devletlerinin harcamalarına karşılık el konulacak ve kullanılacaktır.
U Y A R I :İtilaf devletleri Sevr i Türk Ulusuna kabul ettirmek için Yunanlıları taarruza geçrmişler ve İngilizler ise Bandırma ve Mudanya ya asker çıkarmışlardır.
SEVR ANTLAŞMASININ YORUMU, ÖNEMİ VE SONUÇLARI:
- Osmanlı Devletinin imzaladığı son antlaşmadır.
- Bu Antlaşma ile Osmanlı Devleti tamamen yok sayılmıştır.
- Antlaşmanın hiç bir hukuki geçerliliği yoktur.Osmanlı Anayasasına göre ;Devlet adına imzalanan bir antlaşmayı Osmanlı Mebussan Meclisinindi onaylaması gerekiyordu.Oysa İtilaf devletleri Meclisi dağıtmışlardı.Bu nedenle Antlaşma Osmanlı Mebussan Meclisi tarafından onaylanamadığı için hiçbir hukuki geçerliliği yoktur.
- Uygulanamayan, ölü doğmuş bir antlaşmadır.
- Uygulanamayan bir antlaşma olması nedeniyle 1878 Ayastefanos Antlaşması ile(93 harbinden sonra Ruslarla yapılan antlaşmadır) benzerlik gösterir.
- Ayastefanos Antlaşması yerine Berlin antlaşması imzalandı.
- Sevr Antlaşması yerine Lozan Barış Antlaşması yapıldı.
- Antlaşmayı onaylayanlar, TBMM tarafından vatan haini sayılmıştır.
DÜZENLİ ORDUNUN KURULMASI :
- Mondros Ateşkes Antlaşmasından sonra, Kazım Karabekir komutasındaki 15. Kolordu dışındaki tüm birlikler dağıtılmıştı.
- İşgallerin başlaması üzerine;
- Batı Anadolu’da bölgesel nitelikli olarak Kuvay-i Milliye birlikleri oluşturuldu.
- Urfa, Antep ve Maraş’ ta halk savunması başladı.
- Kuvay-i Milliye birlikleri ile her ne kadar düşman işgalleri geciktirildiyse de bu birliklerin bazı olumsuz yanları da vardı.
- Kuvay-i Milliye birlikleri TBMM ye zaman kazandırdıysa da ,düzenli düşman birliklerini durdurmaktan ve ülkeyi düşman işgalinden kurtarmaktan yoksundu.İşte bu nedenle düzenli ordunun kurulmasının şart olduğu anlaşıldı.
- Yunanlıların 1920 yılında başlattıkları taaruz karşısında Kuvayi Milliyecilerin Batı Cephesi Komutanı Ali Fuat Bey’in ve Çerkez Ethem’in başarısızlığı ile sonuçlanan Gediz Yenilginden sonra 8 Kasım 1920’de düzenli orduya geçilmesi kararı alındı.
- Gediz Yenilgisinden sonra Ali Fuat Paşa Batı Cephesi Komutanlığından alınarak Moskova Büyükelçiliğine atandı.Batı Cephesi ikiye ayrıldı.Kuzeyine Albay İsmet Bey(İnönü) , Güneyine ise Refet Bele getirildi.
- Düzenli Ordunun kurulması kararına karşılık Çerkez Ethem isyan etmiştir.
- 1. İnönü Savaşı sonrası tamamen Düzenli orduya geçilerek Batıdaki Kuvay-i Milliye tamamen sona erdirilmiştir.
SAVAŞ DÖNEMİ :
TBMM Savaşları Genel Olarak 3(üç) Cephede Sürdürmüştür :
- Doğu Cephesi – Ermenilerle – Kazım Karabekir komutasındaki birlikler
- Güney Cephesi - Fransızlar ve Ermenilerle – Kuvay-i Milliye Birlikleri
- Batı Cephesi - Yunanlılarla - Düzenli Ordular
A- DOĞU CEPHESİ : Kurtuluş Savaşının ilk cephesidir.
- Bu Cephe Sevr Antlaşmasında, Doğu Anadolu’da bağımsız bir Ermeni Devleti’nin kurulmasının kararlaştırılması üzerine bu bölgede devlet kurmak için harekete geçen Ermenilere karşı açılmıştır.
- 15. Kolordu Komutanı Kazım Karabekir’ in başarılı mücadelesi sonucu Ermeniler Barış istemek zorunda kalmıştır.3 Aralık 1920 tarihinde Gümrü Barış Antlaşması yapıldı.
GÜMRÜ ANTLAŞMASI 3 ARLIK 1920 :
- Ermeniler işgal ettikleri yerleri terk edecekler.
- Kars,Sarıkamış,,Iğdır ve Kağızman Türkiye ye geri verilecek.
- Ermenistan,Sevr Antlaşmasını tanımayacak.
- Ermenistan Türkiye’ye karşı düşmanca tavır takınmayacak.
- Yeni Türk Devleti’nin doğu sınırı, Aras Nehri- Çıldır Gölü hattına kadar uzanacaktır.
ANTLAŞMANIN YORUMU :
- TBMM nin ilk askeri ve siyasi başarısıdır.
- Sevr Antlaşması nın geçersizliği ilk kez uluslar arsı bir antlaşmada onaylanmıştır.
- Ermeni Sorunu çözüme kavuşturulmuş oldu.
- İlk kez Gümrü antlaşmasıyla belirlenen doğu sınırımız, daha sonra Sovyetler Birliği ile imzalanan Moskova Antlaşmasıyla güvenlik altına alınmıştır.
- İlk kez Doğu Devleti, TBMM yi resmen tanımıştır.
- Türkiye ismi ilk kez devlet adı olarak bir antlaşmada yer almıştır.
- Doğu Cephesinin kapanması ile buradaki güçlerin büyük bir kısmı Batı Cephesine gönderilmiştir.
UYARI:I. Dünya Savaşından sonra Rusya’nın savaştan çekilmesi ve Osmanlının I. Dünya Savaşında yenilmesinden sonra Kafkaslarda Ermenistan ve Gürcistan Devletleri kurulmuştur.
GÜRCÜLER İLE İLİŞKİLER :
- I. Dünya Savaşı sonrası Kafkaslarda kurulan Gürcistan Devleti, karışıklıklardan yararlanarak Artvin,Ardahan ve Batum’u işgal etti.
- Ermeni sorununun çözümlenmesi ve I. İnönü savaşında kazanılması sonrasında 23 Şubat 1921 de Gürcistan’a verilen protesto notası üzerine Gürcistan işgal ettiği yerleri boşalttı.
N O T :Ermenistan ve Gürcistan Devletlerinin Sovyet Rusya’ya bağlanmaları nedeni ile bu dönemden itibaren doğudaki sorunlar Sovyet Rusya ile çözümlenecektir.
E R M E N İ S O R U N U :
A- Ermeni Sorununun Tarihsel Gelişimi :
- Ermeniler ile Türkler ilk kez 1048 Pasinler Savaşında karşı karşıya geldiler.Anadolu ikinci Anayurt olunca Ermeniler önce Anadolu Selçukluların daha sonrada Osmanlıların egemenliği altında azınlık olarak yaşadı.Osmanlılarda Ermeniler ticaretle uğraşıyorlardı ve belirli bir bölgede çoğunluk sağlayamadılar.Ermenilere sadık millet de denilmektedir.
B-Ermeni Sorununun Çıkmasında Etkili Olan Üç Faktör:
- 1789 Fransız İhtilali :Balkan Uluslarının 1789 Fransız İhtilali ile Ulusçuluk (Milliyetçilik) fikirlerinden yararlanıp ayaklanarak bağımsızlık elde etmeleri Ermenileri de harekete geçirmiştir.
- 1877-1878 Osmanlı – Rus Savaşı (93 Harbi ) sonucu imzalanan Berlin Antlaşmasına göre Rusların Ermenilerin koruyuculuğunu üstlenmeleri ve bunu fırsat bilen Rusların, Ermenileri Osmanlılar aleyhine kışkırtmaları.
- İngiltere ve Fransa’ nın Ermenileri Osmanlılar aleyhine kışkırtmaları.
C-Ermeni Meselesinin Uluslar Arası Mesele Olarak Gündeme Gelmesi:
- Osmanlı-Rus Savaşı (93 Harbi ) sonucu imzalanan Berlin Antlaşması ile ilk kez gündeme gelmiştir.Bu antlaşmada ,Ermenilerin yaşadığı Anadolu ve Rumeli de ıslahat yapılacağı maddesi konarak ,Ruslar Ermenilerin koruyucusu durumuna gelmiştir.
D-BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞI SONRASI ERMENİ MESELESİ :
I Dünya Savaşı sonrası Doğu Cephesinde Ermenilerin Ruslarla işbirliği yaparak buradaki Türklere katliamlar yapmaları üzerine Osmanlı Devleti,Ermeni Vatandaşlarını 1915 yılında Tehcir Yasasıyla(Zorunlu Göç Yasası) Suriye ye zorunlu göç ettirmiştir.Böylece Ruslarla Ermenilerin organik bağı koparılarak birlikte hareket etmeleri engellenmiştir..
UYARI 1 :Tehcir yasası Doğu Anadolu da kışın uygulandığı için ve salgın ve bulaşıcı hastalıklarında etkisiyle birtakım Ermeni Vatandaşı yaşamını yitirmiştir.Ermeniler bu olayı Türkler bizi doğuda soykırıma tabii tuttu şeklinde dünya kamu oyuna kabul ettirmeye çalışmaktadır.
UYARI 2 :Amerikalı General Harbord’un raporunda Doğu Anadolu da çoğunluğun Ermeni değil Türk olduğu açıklanmıştır.Böylece Wilson İlkelerine göre de Doğu da Ermeni Devleti kurulması geçerliliğini yitirmiştir.
GÜNEY CEPHESİ :
- Mondros Ateşkes Antlaşmasının 7. Maddesine dayanarak Urfa, Antep, Maraş ve Adana’yı işgal eden İngilizler daha sonra 15 Eylül 1919 tarihinde aralarında yaptıkları gizli antlaşmalarla bu bölgeleri Fransızlara bıraktılar.
- Fransızlar bu bölgede Ermenileri de yanlarına alarak Türk halkına kötü davrandılar.
- Bu bölgede Fransız ve Ermenilerin yaptıkları katliamlara karşı halk harekatı başlatılmıştır.
- Bu bölgede ilk direniş Hatay Dörtyol’da Karahasan tarafından başlatılmıştır.
- Sivas Kongresinde Güney Cephesinde Kuva-i Milliyenin kurulması kararlaştırılmıştır.Ve Güney Cephesine gönderilen Komutanlar halkı örgütlemişlerdir.
- Urfa’da Yzb. Ali Saip Bey,Maraşta Sütçü İmam,Antep’te Şahin Bey önderliğinde Fransız ve Ermeniler e karşı mücadele edilmiştir.
- Bu Cephede halk Kuvay-i Milliye ile bütünleşerek düşmanı yurttan kovmuştur.
- Fransızlar önce TBMM ile ateşkes antlaşması imzalamış .Sakarya zaferinden sonra 20 Ekim 1921’de Ankara Antlaşmasını imzalayarak Anadolu dan çekilmişlerdir.
- Güney Cephesindeki Savaşlar Ankara Antlaşması ile kesin olarak sona ermiştir.
- Hatay hariç bugünkü Suriye sınırımız çizilmiştir.
- Bu Cephedeki birlikler Batı Cephesine kaydırılmıştır.
- TBMM bu illerimize kahramanlıklarından dolayı;
- 1973 yılında Maraş’a ® Kahraman
Antep’e ® Gazi Þ ünvanları verilmiştir
- 1984 yılında Urfa’ya ® Şanlı
- Antalya , Muğla , Konya yöresini işgal eden İtalyanlarla ciddi bir mücadele olmamıştır.
- II. İnönü’den sonra Anadolu’yu terk etmeye başlayan İtalyanlar, Sakarya Meydan Muharebesinden sonra Anadolu’yu tamamen terk etmişlerdir.
- Güney Cephesindeki birliklerin batıya kaydırılmasıyla Batı Cephesi daha da güçlenmiştir.
UYARI :Güney cephesinde düşmana karşı Düzenli ordular görev yapmamıştır. Bu cephede Kuvay-i Milliyeciler mücadele etmiştir.
BATI CEPHESİ :
- Kurtuluş Savaşındaki en büyük savaşlar bu cephede Yunanistan ile yaşanmıştır.
- Türk Kurtuluş Savaşı , özde bir Türk-Yunan savaşıdır.
- Bu cephede savaşlar Yunanlıların,İtilaf devletlerinin özellikle İngilizlerin desteğinde İzmir’i işgali ile başlamıştır.
- İzmir’in işgaline ilk tepki Hukuk-i Beşer(İnsan Hakları ) Gazetesi Başyazarı Hasan Tahsin’den den gelmiştir.Sonra bölgede Kuvay-i Milliye örgütlenmeye başlamıştır.
- Batı Anadolu Kongrelerinden , Balıkesir Kongresinde Batı Cephesi açılması kararlaştırılmıştır.
- Kuvay-ı Milliye birliklerinin ve bazı subayların etkisiyle Ayvalık,Bergama,Soma,Salihli,Aydın ve Nazilli gibi cepheler açılmıştır.
- Sivas Kongresinde Batı Cephesi Komutanlığına Ali Fuat Paşa getirilmiştir.
- TBMM açılınca Düzenli Orduya geçiş başlamıştır.
- Yunanlılara karşı düzenlenen Gediz Harekatında (Ali Fuat Paşa birlikleri ile birlikte Çerkez Ethem beraber) başarısız olununca, Kuvay-ı Milliyenin sona erdirilip tamamen Düzenli Orduya geçilmesi kararı alındı.
- Bunun üzerine M. Kemal Ali Fuat Paşa yı Batı Cephesi Komutanlığından aldı ve Sovyet Rusya ya Moskova Büyükelçisi olarak atadı.
- Batı Cephesini ikiye ayırarak;
- Kuzeyine ® Albay İsmet(İnönü) Paşayı
- Güneyine ® Refet Bele’ yi komutan olarak görevlendirmiştir.
- Böylece Düzenli Ordu ön plana çıkarılarak, Kurtuluş Savaşının en önemli cephesinde mücadeleler yaşanmıştır.
Yunanistan ın Bu Cephede Mücadele Etmesinin Nedenleri Nelerdir ?
- Sevr Antlaşmasını TBMM ye kabul ettirmek
- TBMM ye son vererek, Türk direnişine son vermek ve Anadolu da egemenlik kurmak.
- İngiltere nin desteğini alarak gücünü artırmak
Batı Cephesinde Yunanistan İle Yapılan Savaşlar Şunlardır :
- I. İnönü Savaşı ® (6 – 10 Ocak 1921 )
- II. İnönü Savaşı ® (23 Mart – 1 Nisan 1921 )
- Eskişehir Kütahya Savaşları ® (10 – 24 Temmuz 1921 )
- Sakarya Meydan Muharebesi ® (23 Ağustos – 13 Eylül 1921 )
- Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meyden Muharebesi (26 Ağustos 1922 )
BİRİNCİ İNÖNÜ SAVAŞI (6 – 10 OCAK 1921) :
Nedenleri :
- Yunanlıların yeni kurulan Düzenli Ordunun güçlenmesine fırsat vermeden darbe vurmak istemeleri.
- Yunanlıların Sevr Antlaşmasını TBMM ye kabul ettirmek istemeleri.
- Yunan Ordusunun savaş gücünü kanıtlayarak anlaşma devletlerinin siyasi,askeri yardım ve desteğini sağlamak istemesi.
- Bu dönemde çıkan Çerkez Ethem isyanından yararlanmak istemesi.
- Eskişehir üzerinden Ankara’yı alarak , TBMM’ yi dağıtıp ulusal egemenliği yok etmek istemeleri.
Savaşın Gelişimi :
- Çerkez Ethem isyanını fırsat bilerek , Eskişehir’i ele geçirip demiryollarını denetim altına alıp , Ankara’yı ele geçirmek düşüncesiyle Bursa-Uşak çizgisinden harekete geçen Yunan Birlikleri ile İsmet paşa komutasındaki Türk Birlikleri Eskişehir’in İnönü Mevkiinde karşılaştılar.
- Başarısız olan Yunan birlikleri geri çekilmek zorunda kaldılar.
- Aynı dönemde Çerkez Ethem İsyanı da bastırıldı ve Çerkez Ethem kardeşleriyle beraber Yunanistan a sığınmıştır.
Savaşın Sonuçları ve Yorumu :
- Düzenli Ordunun kazandığı ilk savaştır.
- TBMM ye ve Düzenli Orduya duyulan güven artmıştır.
- TBMM nin dışarıda etkinliği artmıştır.
- İtilaf Devletleri, TBMM ye Sevr’i kabul ettiremeyeceklerinin ilk kaz anlamıştır.
- Bu başarı, Londra Konferansının ve Moskova Antlaşmasının yapılmasını sağlamıştır.
- Bu zaferden sonra askere alma işlemleri daha düzenli ve disiplinli olmuştur.
- Bu başarıdan yararlanılarak Teşkilat-ı Esasiye Kanunu ve İstiklal Marşının kabulü sağlanmıştır.
- İsmet Paşa Generalliğe yükseltilmiştir.
Bu Arada I. İnönü Savaşından Sonra Birtakım Gelişmeler Yaşanmıştır.Bu Gelişmeler Şunlardır;
- Londra Konferansı ® (23 Şubat 1921 )
- Türk – Afgan Dostluk Antlaşması ® (1 Mart 1921 )
- Moskova Antlaşması ® (16 Mart 1921 )
LONDRA KONFERANSI (23 şubat 1921 ) :
Toplanma Nedenleri :
- İtilaf devletlerinin Sevr Antlaşmasını biraz yumuşatarak TBMM ye kabul ettirmek istemeleri.
- Yunan Ordusuna zaman kazandırılmak istenmesi
- İtilaf Devletlerinin aralarındaki sorunları çözümlemek istemesi.
- İtilaf Devletlerinin ,TBMM nin savaş yanlısı olduğunu kanıtlamak istemesi
- İtilaf Devletlerinin , Ankara ve İstanbul Hükümetleri arasında ikilik yaratarak bunların görüş ayrılıklarından yararlanmak istemesi(Bunun için Konferansa ikisini de çağırmışlardır ).
Konferansta Yaşanan Gelişmeler :
- Londra Konferansı öncesi Damat Ferit Paşa Hükümeti yerine Tevfik Paşa Hükümeti kurulmuştur.
- İtilaf Devletleri, TBMM yi hukuken tanımamak için TBMM yi doğrudan değil, İstanbul Hükümeti aracılığıyla davet etmişlerdir.
- M. Kemal, İtilaf devletlerinden doğrudan bir davet gelmezse Londra Konferansına katılmayacaklarını açıklamıştır.
- Bunun üzerine İtilaf Devletleri İtalya aracılığıyla TBMM Hükümetini Konferansa doğrudan davet etmiştir.(İtilaf Devletleri TBMM Hükümetini Konferansa doğrudan çağırarak ilk kez TBMM’ yi resmen tanımış oldu.)
- Londra Konferansına ; TBMM adına ® Bekir Sami Bey
İstanbul Hükümeti Adına ® Tevfik Paşa katıldı.
- Toplantıda ilk söz hakkı İstanbul Hükümeti temsilcisine verilince Tevfik Paşa : “Söz Milletin asıl vekillerine aittir.Türk Milletinin asıl temsilcisi TBMM temsilcisidir” diyerek sözü TBMM temsilcisi Bekir Sami Beye bırakmıştır(Osmanlı Sadrazamı Tevfik Paşa bu davranışıyla halkın gerçek temsilcisinin TBMM olduğunu kabul etmiştir).
- Bekir Sami Bey konferansta Misak-ı Milliyi gündeme getirdi. Oysa İtilaf Devletleri hala Sevr Hayali üzerinde olduklarından Konferans anlaşma sağlanamadan dağılmıştır.
Londra Konferansının Önemi ve Yorumu :
- İtilaf Devletleri TBMM yi doğrudan çağırarak, TBMM nin varlığını ilk kez resmen tanımıştır.
- Yeni Türk Devletinin haklı davası Dünya Kamuoyuna duyurulmuş oldu.
- TBMM konferansa katılarak, Dünyaya barış yanlısı olduğunu göstermiş oldu.
- İstanbul Hükümeti dış ilişkilerde TBMM nin temsil gücünü resmen tanımıştır.
- Yunanlılar Konferansı iyi değerlendirerek güç toplayıp yeniden saldırı hazırlıklarına başlamışlardır.
U Y A R I :Konferanstan sonra Bekir Sami Bey,İtilaf devletleriyle tutsak Değişimi konusunda antlaşmalar yaptıysada, TBMM tarafından Devletlerin Eşitlik Prensibine ve Egemenlik Haklarına uymadığı için kabul edilmemiştir.
M. Kemal bu anlaşmayı yapmasından dolayı, Bekir Sami Beyi Ulusal Mücadeleyi tam olarak özümsememiş bularak görevden almış ve yerin Yusuf Kemal Tengirşenk’i Dış İşleri Bakanı yapmıştır.
TÜRK – AFGANİSTAN DOSTLUK ANTLAŞMASI (1 MART 1921 ) :
- İngiltere’den ayrılarak bağımsızlık mücadelesi yaşayan Afganistan ile yapılan dostluk anlaşmasıdır.
- Moskova Antlaşması için oraya giden Türk Heyeti ile orada bulunan Afgan yetkililerle askeri , kültürel işbirliğine dayalı bir dostluk antlaşması yapılmıştır.
- Taraflardan birine yapılan saldırıyı diğeri kendine yapılmış sayacak ve karşı koyacaktır.
- İki ülke birbirinin bağımsızlığını resmen tanımıştır.
- İlk kez bir Müslüman Devlet TBMM yi resmen tanımıştır.
- Ankara’da ilk Büyük Elçilikte Afganistan tarafından açılmıştır.
MOSKOVA ANTLAŞMASI (16 MART 1921 ) :
Antlaşmanın Maddelerine Geçmeden Önce Geçmişteki Konu İle Bağlantılı Olayları, Gelişmeleri Hatırlayalım ;
- 3 Mart 1918 Brest Litowsk Antlaşması ile başlayan süreç Sovyet Rusya ile 1. İnönü Savaşını takiben yapılan Moskova Antlaşmasıyla güçlenerek devam etmiştir.
- Rusya’da 1917 yılında İhtilal çıkmış, Çarlık Rejimi yıkılarak Bolşevik Yönetimi kurulmuştur.Böylece Rusya daha önce işbirliği yaptığı Avrupalı Devletlerle (İngiltere,Fransa, İtalya) görüş ayrılığı yaşamaya başladı.Çünkü Batılı Devletler Rusya da görülen rejim değişikliğinin kendilerine de zarar vereceğinden endişe etmeye yeni rejimimin kendi ülkelerine de yayılmasından korkmaya başladılar.Bu nedenle Rusya, Bolşevik İhtilalinden sonra Avrupalı Devletler tarafından dışlanmıştır.Avrupalı Devletler Rusya da kurulan yeni rejime cephe almışlardır.
Şimdi, Sovyet Rusya ile Türk Yakınlaşmasının Nedenlerini Açıklayalım :
- Her iki toplumda da özde emperyalizme karşı yeni yönetimlerin oluşması.
- Her iki toplumunda düşmanlarının özde aynı alması.
- Her iki toplumunda karşılıklı sınır güvenliğini sağlamak istemesi.
- Her iki yönetiminde uluslararası platformda karşılıklı tanınmak istemesi.
- Rusya’nın boğazlar yoluyla batıdan gelebilecek tehlikelere karşı kendini güvence altına almak istemesi.
- Sovyet Rusya’nın Kafkas Türkleri üzerindeki etsini artırmak istemesi.
- Sovyet Rusya’nın kendi rejimini geniş alanlara yaymak istemesi.
Yukarıdaki Nedenler Sovyet Rusya ile Yeni Türk devletini birbirine yakınlaştırmıştır.
Vee ... Mayıs 1920’ den İtibaren İkili İlişkiler Artar .......
Bu Arada ;
- Doğuda Ermenilere karşı başarı sağlanması,
- Güneyde Fransızlara karşı başarılı olunması,
- Batum’un Gürcülerden alınması,
- I. İnönü Savaşının kazanılması.
Sovyet Rusya ile TBMM’yi birbirine daha da yakınlaştırmış ve iki taraf arasında bir ittifak antlaşması yapılmıştır.
Moskova Antlaşması’nın Maddeleri :
- Taraflardan birinin tanımadığı bir antlaşmayı diğeri de tanımayacak.
Uyarı:Bu madde ile Sovyet Rusya Sevr Antlaşmasını tanımadığını açıklamıştır.
- Sovyet Rusya, Misak-ı Milli yi tanımıştır.
Uyarı:İlk kez bir Avrupa Devleti Misak-ı Milli yi resmen tanımıştır.
- Osmanlı Devleti ile Çarlık Rusya arsında yapılmış tüm antlaşmalar geçersiz sayılacaktır.
Uyarı:Osmanlı Devleti nin ilk kez başka bir devlet tarafından tanınmadığı açıklanmış oldu.
- Sovyet Rusya Kapitülasyonların kaldırılmasını kabul edecektir.
Uyarı:İlk kez bir devlet kendi isteğiyle kapitülasyonlardan vazgeçmiştir.
- Sovyet Rusya, TBMM nin Ermenistan ve Gürcistan ile imzaladığı antlaşmalar ile belirlediği sınırı, Batum un Gürcistan’a iade edilmesi şartıyla kabul etmiştir.
Uyarı:Batum’un Gürcistan’a verilmesiyle TBMM Misak-ıMilli den ilk tavizi vermiştir.
- İki Devlet arasında mali ve ekonomik antlaşmalar yapılması kararlaştırılmıştır.
Moskova Antlaşmasının Yorumu ve Önemi :
- İlk kez bir Avrupa Devleti Misak-ı Miliyi ve Yeni Türk Devletini tanımıştır.
- Doğu sınırımız son şekliyle belirlenip, güvenlik altına alınmıştır.
- Misak-ı Miliden ilk taviz verilmiştir.
İKİNCİ İNÖNÜ SAVAŞI (23 MART – 1 NİSAN 1921 ) :
- Londra Konferansında zaman kazanan Yunanlılar İngilizlerin de desteğiyle
- Bursa – Eskişehir ve
- Uşak – Afyon hatlarından iki koldan saldırıya geçtiler.Ancak İnönü Mevzilerinde ikinci kez yenilgiye uğratıldılar.
- Yunanlıların amacı ;
- Türk Ordusunun örgütlenmesine zaman tanımamak ve
- Türk Ordusunun örgütlenmesine zaman tanımamak ve Eskişehir ve Kütahya üzerinden Ankara’ya ilerleyerek, Sevr Antlaşmasında kendilerine verilen yerleri alabilmekti.
II. İnönü Savaşının Sonuçları :
- TBMM’ ye halkın güveni daha da artmıştır.
- İsmet Paşa , Batı Cephesinden sorumlu tek komutan olmuştur.
- İtalyanlar işgal ettiği yerlerden (Antalya, Muğla ) çekilmeye başladılar( 5 Temmuz 1921 ).
- Fransızlar Ankara ya temsilci göndererek, anlaşma yolları aradılar ve işgal ettikleri Zonguldak’tan çekildiler.
- İngilizler esirlerin bir kısmını serbest bıraktı.
- Yunanlılar İtilaf Devletlerinin desteğini kaybetmeye başladı.
- M. Kemal kazanılan zaferden sonra İsmet Paşaya çektiği telgrafta ; “Siz orada yalnız düşmanı değil,Türk Milleti’nin makus talihini de yendiniz” diyerek kazanılan zaferin önemini belirtmiştir.
NOT :İtalyanlar ve Fransızlar II. İnönü Savaşı sonrası, Anadolu dan çekilme kararı aldıkları halde, Sakarya Savaşının sonucunu beklemişler ve Sakarya Savaşından sonra yaptıkları antlaşmalarla çekilmişlerdir.
KÜTAHYA – ESKİŞEHİR SAVAŞLARI (1O – 24 TEMMUZ 1924 ) :
- Kuruluş aşamasındaki Türk Ordusu II. İnönü zaferinden sonra, Dumlupınar ve Aslıhanlar mevkilerinde Yunanlılara karşı başarısızlığa uğradı.
- Yunan Ordusunun moral gücünü artırmak için Yunan Kralı Konstantin’de İzmir’e geldi.
- Yunanlar var gücüyle saldırıya geçerek Kütahya, Afyon ve Eskişehir’ i ele geçirdiler.
- Saldırılar karşısında kayıplar veren ordumuz M. Kemal in emriyle daha fazla can kaybını önlemek amacıyla Sakarya Nehrinin doğusuna çekildiler.
Türk Ordusunun Sakarya Nehrinin Doğusuna Çekilmesinin Nedenleri Şunlardır:
- Zaman kazanarak yeniden derlenip, toparlanmak.
- Daha fazla kayıp verilmesini önlemek.
- Yunanlılarla aramızda Sakarya Nehrinin doğal engel oluşturmasını sağlamak.
Eskişehir- Kütahya Savaşlarının Sonuçları :
- Mecliste sert tartışmalar yaşandı.
- Düzenli Ordu ve M: Kemal eleştirilmeye başlandı.
- Meclis Merkezinin Kayseri ye dahi taşınmasını teklif edenler oldu.Bu kabul edilmedi.
- İtilaf Devletleri savaşın sonucunu beklemeye başladılar.
- Milletvekilleri M. Kemal’den ordunun başına geçmesini istediler.
Mustafa Kemal’e Başkomutanlık Yetkisinin Verilmesi (5 Ağustos 1921 ) :
- M. Kemal’e , meclis tüm yetkilerini devrederek çok geniş yetkilerle başkomutanlık yetkisi vermiştir.Bu yetki daha sonra iki kez uzatılmıştır.
Uyarı :Bu yasa Ulusal Egemenlik ile bağdaşmasa da , karaların hızla alınıp uygulamaya konulmasına yöneliktir.
TEKALİF-İ MİLLİYE EMİRLERİ (8 AĞUSTOS 1921 ) :
- M. Kemal Meclisten aldığı geniş yetkiyle, orduyu savaşa hazırlamak ve ordu için gerekli olan acil ihtiyaçları karşılamak için harekete geçti.Bu amaçla yayınlanan bir genelgeyle halktan şu isteklerde bulunmuştur.Bir çeşit seferberlik durumuna geçilmiştir.
- Halk elindeki yiyecek ve giyeceklerin % 40’ını bedeli sonradan ödenmek şartıyla devlete verecek.
- Halk elindeki silah ve cephaneyi 3(üç) gün içinde orduya teslim edecek.
- Halkın elindeki taşıt ve binek hayvanlarının % 20’sine el konulacak.
- Her aile birer asker giydirecek kadar eşya verecek.
- 40 yaşına kadar olan bütün erkekler silah altına alınacak.
- Tüm dökümcü,marangoz,demirci gibi zanaatkarlar ordu emrine alınacak.
- Bunları toplamak üzere her ilçede birer Tekalif-i Milliye Komisyonu kurulacak.
- Bu Emirlerle ordunun ihtiyaçlarının büyük bir kısmı karşılanmış ve ordu savaşa hazır bir duruma gelmiştir.Emirlerin yerine getirilebilmesi için 5 (beş ) ayrı yerde İstiklal Mahkemeleri görevlendirilmiştir.
UYARI :Tekalif-i Milliye Osmanlılardaki avarız adı verilen Tekalif-i Örfiye Vergisine benzer.
SAKARYA MEYDAN SAVAŞI ( 23 AĞUSTOS – 13 EYLÜL 1921 ) :
- 23 Ağustos 1921 tarihinde Yunan Ordusunun saldırısıyla başlamıştır.
- Yunanlıların Polatlı’ya kadar yaklaşmaları üzerine , Mustafa Kemal orduya hitaben “Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır.O satıh, bütün vatandır.Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanıyla sulanmadıkça bırakılamaz” diyerek dünya savaş tarihinde ilk kez görülen bir savaş taktiği ( Alan savunması ) uygulamıştır.
- 22 gün 22 gece süren bu savaş yaklaşık 100 km. lik bir alanda yapılmıştır.
- Bu savaş var oluş mücadelesinin yapıldığı , dönüm noktası özelliği olan bir savaştır.
- Savaş Türk Ordusunun zaferiyle sonuçlanmıştır.
Savaşın Sonuçları :
- 1683 tarihindeki II. Viyana bozgunundan beri devam eden Türk Gerileyişi sona ermiştir.
- Yunanlılar savunmaya çekilirken , saldırı üstünlüğü Türk tarafına geçmiştir.
- Anadolu’nun Türk Yurdu olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır.
- Yunan Ordusunun taaruz gücü kırılmıştır.
- TBMM de M . Kemal’e olan güven artmıştır.
- M. Kemal’ in askeri bir dahi olduğu bir kez daha kanıtlanmıştır.
- Dış siyasette TBMM nin gücü artmıştır.
- Başkomutan M. Kemale, Gazilik Unvanı ile Mareşallik Rütbesi verilmiştir.
- TBMM ile Ermenistan,Gürcistan, Azerbaycan gibi Kafkas Cumhuriyetleri ile Kars Antlaşması imzalanmıştır.
- Fransızlar ile 1921 Ankara Antlaşması imzalanarak,Fransa Misak-ı Milli yi tanımıştır.
- Bu savaşa Subay Harbi de denir. Çünkü çok sayıda subayımız şehit olmuştur.
U Y A R I :
Zaferden sonra İtilaf Devletleri Paris’te, TBMM hükümetini ateşkes görüşmelerine çağırmış.Bu ateşkes önerisine Paris Mukarreatı da denir.M. Kemal sonuç alınamayacağını bildiği halde barıştan kaçan taraf olmadığını göstermek düşüncesiyle delege göndermiş,barıştan yana bir karar alınamamış ancak Malta’da bulunan tutsaklar kurtarılmıştır.
KARS ANTLAŞMASI (13 EKİM 1921 ) :
- TBMM Hükümeti ile Sovyet Rusya’nın egemenliğinde bulunan Ermenistan, Gürcistan ve Azerbaycan arasında yapılmıştır.
- Moskova Antlaşmasının devamı ve tekrarı niteliğindedir.Buna göre Moskova Antlaşmasının şartları Sovyet Rusya’ya bağlanan diğer devletler tarafından da kabul edildiği anlamındadır.
- Bu Antlaşma ile Doğu Sınırımız kesinlik kazanmıştır.
UYARI :Günümüzde Sovyetler Birliği dağılıp, Kafkaslarda özerk Cumhuriyetler ortaya çıktıysada bu antlaşma ile belirlenen sınırlar geçerliliğini korumaktadır.
ANKARA ANTLAŞMASI (20 EKİM 1921 ) :
- Fransa ile TBMM arasında yapılmıştır.
- Fransızlar, I. İnönü’den sonra Ankara’ya bir temsilci göndererek görüşmeler yapmış, bu arada Yunanlıların Eskişehir-Kütahya Savaşlarında başarılı olması üzerine beklemeye başlamış, Saakarya Zefrinden sonra TBMM ile Ankara Antlaşmasını imzalamıştır.
Antlaşmanın Maddeleri :
- Taraflar arasındaki savaş durumu sona ermiştir.
- Hatay dışında bugünkü Suriye sınırımız çizilmiştir.Hatay’da özel bir yönetim kuruldu.Burada yaşayan Türklere geniş haklar verildi.
Uyarı :TBMM Misak-ı Milli den ödün vermiştir.
- Her iki tarafta karşılıklı esir ve tutsakları serbest bırakacaktır.
- İki ay içinde askeri birlikler geri çekilecektir.
- Caber Kalesindeki Süleyman Şahın kabri Türkiye’nin malı olacaktır.
Antlaşmanın Önemi , Sonuçları ve Yorumu :
- Suriye Sınırı, Hatay dışında belirlenmiştir.
- İtilaf Bloğu parçalanmış, İngiltere siyasal yalnızlığa düşmüştür.
- İlk kez bir itilaf devleti resmen Misak-ı Milli yi tanımıştır.
- İtalya da Anadolu dan tamamen çekilmiştir.
- Güney Cephesi kapanmıştır.Buradaki birlikler batı cephesine kaydırılmıştır.
BÜYÜK TAARRUZ VE BAŞKOMUTANLIK MEYDAN MUHAREBESİ (26 AĞUSTOS 1922 ) Sakarya Meydan Muharebesi ile Yunan Birliklerinin taarruz gücünü kıran Türk Ordusu, uzun süreli taaruz gücüne erişmek için hazırlık yaptı.
- TBMM, 13 Eylül 1921’de Genel Seferberlik ilan ederek askeri gücünü artırmaya başladı.
- İtalyanlar ve Fransızlar Boğazlar dışında tamamen Türkiye’yi boşalttılar.
- M.Kemal’in Başkomutanlık yetkisi 20 Temmuz 1922’de süresiz olarak uzatıldı.(Süresiz uzatma M. Kemal’e duyulan güveni kanıtlamaktadır.)
- Yunanlılar büyük bir savunma hattı oluşturdular.
- 26 Ağustos sabahı Türk Topçusunun ateşiyle Afyon’da Büyük Taarruz başladı.
- 30 Ağustos’ta M. Kemalin bizzat yönettiği Başkomutanlık Meydan savaşıyla , Dumlupınar’da Yunan birlikleri dağıtıldı,tahrir edildi ve hatta Yunan Başkomutanı Trikopis esir alındı.
- 1 Eylül’ de , Mustafa Kemal “Ordular ! İlk hedefiniz Akdeniz’dir , İleri ! “ emrini vererek ileri harekat sürdürüldü.
6 Eylül ‘ de ® Balıkesir
8 Eylül’ de ® Manisa
9 Eylül’ de ® İzmir
16 Eylül ‘de ® Bütün Batı Anadolu Yunan işgalinden kurtarıldı.
- Yunanlılar kaçarken geçtikleri yerleri yakmaya başladılar.
Büyük Taarruzun Sonuçları :
- Milli Mücadelenin silahlı mücadele kısmı sona ermiş, siyasi savaşım dönemi başlamıştır.
- Batı Anadolu Yunan İşgalinden tamamen temizlenmiştir.
- İtilaf Devletleri Ateşkes isteğinde bulundu.Önce Mudanya’ya sonra Lozan’a giden süreç başladı.
- Fevzi Paşaya Mareşallik rütbesi verildi.
U Y A R I 1:İngilizler savaşı sürdürmek istedi.Bu amaçla sömürgelerden asker getirtmeye kalkıştı ancak sömürgeler bu isteği reddetti ve ayrıca Fransa ve İtalya’da İngilizlere savaşma konusunda destek vermeyince İngilizler barış önerisinde bulundular.
U Y A R I 2:Büyük Taarruz ve Başkomutanlık Meydan Muharebesinin Türk Tarih açısından en önemli sonucu ;
Anadolu’nun sonsuza dek Türk yurdu olarak kalacağının ispatlanmasıdır.
...D İ K K A T !..........
MALAZGİRT SAVAŞI Anadolu’nun kapılarını Türklere açmıştır.
(1071-Selçuklu Sultanı Alparslan )
MİRYAKEFALON SAVAŞI Anadolu’nun Türk Vatanı olduğunu kanıtlamıştır.
(1176-Anadolu Selçuklu Sultanı-II.Kılıçarslan)
BAŞKOMUTANLIK MEYDAN MUHAREBESİ Anadolu’nun sonsuza kadar Türk Vatanı olacağını kesin olarak ispat etmiştir.
...............................................................................................................................................................................................................
KURTULUŞ SAVAŞININ SONUÇLARI :
- Anadolu, işgalden ve zulümden kurtuldu.
- İngiltere de Hükümet değişikliğine yol açmıştır.
- Diğer tutsak milletlere örnek olmuştur.
- Savaş Mudanya Ateşkes Antlaşmasıyla sona ermiştir.Daha sonra da Lozan Barış Antlaşması imzalanmıştır.
MUDANYA ATEŞKES ANTLAŞMASI (11 EKİM 1922 ): Ateşkes antlaşmasıdır. Bu özelliğiyle Mondros a benzer.
- Büyük Taarruz sonrası Batı Anadolu, Yunanlılardan temizlenmişti.
- Ordularımızın bir kısmı İzmit ve Çanakkale önlerine kadar geldiler. Buraları İngilizlerin işgali altındaydı.
- İngilizler ne olursa olsun İstanbul,Boğazlar ve Doğu Trakya’yı Türklere vermeye niyetli değildi.İngiliz Hükümeti başlangıçta Türk Ordusuna karşı askeri güç kullanılması kararı aldı.Ancak savaşmayı göze alamadı.
- Ve İtilaf Devletleri, TBMM ye Ateşkes önerisinde bulundular.
Peki İngilizleri Ateşkese Zorlayan Etkenler Nelerdi ?
- Müttefikleri Fransa ve İtalya’nın Anadolu’yu işgalden vazgeçerek İngiltere’yi yalnız bırakması.
- İngiliz sömürgelerinin yeni bir savaşı desteklememesi.
- İngiliz Kamu oyunun , yeni bir savaşa karşı çıkması.
- Bütün desteklerine rağmen Yunan ordusunun ağır bir yenilgi alması.
- M. Kemalin diplomatik atağa geçerek dünya kamuoyunu Türkler lehinde etkilemesi.
- Ve tabii ki , Türklerin bağımsızlıktaki kararlığı etkili olmuştur.
Yukarıdaki Nedenlerle , TBMM , İngiltere, Fransa ve İtalya’nın katılımıyla 11 Ekim 1922’ de Mudanya’da Ateşkes Antlaşması imzalanmıştır.
Yunanistan ise,Mudanya açıklarındaki bir gemide konferansın sonucunu beklediler.Alınan kararları aynen kabul edip onaylamışlardır.Ayrıca İngiltere, Yunanistan adına da söz söyleme yetkisine sahipti.
- Türk Hükümetini , İsmet (İnönü ) Paşa temsil etti. İnönü’nün buradaki başarısı Lozan’da da görev almasında etkili olmuştur.
Mudanya Ateşkes Antlaşmasının Maddeleri :
- Türk Devleti ile Yunanistan arasındaki savaş sona erecektir.
- Yunanlılar 15 gün içinde Doğu Trakya’yı (Meriç nehri sınır olmak üzere ) boşaltacaklardır.
- Yunanlıların boşaltacağı Doğu Trakya İtilaf Devletleri tarafından 30 gün içinde Türklere teslim edilecektir.
- Barış Antlaşması imzalanana kadar TBMM Hükümeti, Doğu Trakya da emniyet ve güvenliği sağlamak için 8000 jandarma bulunduracaktır.
- İstanbul ve Boğazlar TBMM yönetimine bırakılacaktır.
- İtilaf Devletleri askerleri , barış antlaşması imzalanıncaya kadar İstanbul’da kalacaktır.
- Türk Ordusu, kesin barış antlaşması imzalanıncaya kadar Çanakkale’de belirlenen hattı geçmeyecek.
Mudanya Ateşkes Antlaşmasının Sonuç ve Önemi :
- Kurtuluş Savaşı’nın silahlı mücadele dönemi sona ermiştir.
- Askeri zaferleri tamamlayan diplomatik bir zaferdir.
- İstanbul,Boğazlar ve Doğu Trakya savaş yapılmadan diplomatik başarılar sonucunda işgalden kurtarılmıştır.
- Osmanlı Devleti’nin merkezi olan İstanbul’un TBMM hükümetine bırakılmasıyla Osmanlı Devleti hukuken sona ermiştir.
- Karaağaç hariç yaklaşık bugünkü Türk – Yunan sınırı belirlenmiştir (Karaağaç ta Lozan Antlaşmasından sonra Türkiye’ye katılacaktır).
- İsmet Paşanın elde ettiği bu diplomatik zafer ona Lozan’ın yolunu açmıştır.
- İngiltere ile ilk defa bir antlaşma imzalanmıştır.Böylece İngiltere, TBMM Hükümetini ve onun kurduğu düzeni resmen tanımıştır.
SALTANATIN KALDIRILMASI ( 1 KASIM 1922 ) :
Saltanatın Kaldırılmasında Şu Aşamalar Yaşanmıştır;
- Amasya Genelgesinde , “Ulusun geleceğini yine ulusun azim ve kararlılığı kurtaracaktır” denilmesi, ulusal egemenliğe geçileceğinin ilk habercisiydi.
- 23 Nisan 1920’de ulusal egemenliğe dayalı TBMM açılmıştır.Artık kişisel saltanatın sürmesi gelişmelere aykırı idi.
Not:23 Nisan 1920’de Saltanata dokunulmamasının nedeni mevcut ortamın henüz hazır olmaması idi.
- 1921 Anayasası ile Güçler Birliğine gidilmiş ve egemenlik kayıtsız şartsız ulusa verilmiştir.
Saltanatın Kaldırılmasını Hızlandıran En Önemli Gelişme Şudur ;
- İtilaf Devletleri Lozan Barış Görüşmelerine, TBMM’nin yanı sıra İstanbul Hükümetinden de temsilci çağırmıştır.
- Amaçları,Türk tarafını bölerek güçsüzleştirmektir.Lozan’da yapılacak görüşmelerde ,Türk tarafı arasında ikilik yaratmak ve savaş alanlarında yenemedikleri Türkleri masa başı oyunlarla yenmektir.
- Dikkat Ediniz ;İtilaf Devletleri benzer bir taktiği I. İnönü Savaşından sonra yapılan Londra Konferansında da uygulamışlardır.Orada da ikilik çıkarmak istemişlerdir.
- Egemenliğin Millete verildiği bir yönetimde Saltanatın yeri yoktu.M.Kemal hem bu sorunu çözmek hem de İtilaf Devletlerinin oyununu bozmak için ve yönetimdeki iki başlılığa son vermek için harekete geçti.
- Milletvekillerine saltanatın ve hilafetin birbirinden ayrılabileceğini , saltanatın kaldırılmasından sonra hilafetin devam edebileceğini söyledi.
VEEE..... SALTANAT KALDIRILIYOR ...............................................
- Mecliste yapılan oylamadan sonra 1 Kasım 1922’ de Saltanat Kaldırıldı
- Mevcut Ortam henüz hazır olmadığından Halifeliğe dokunulmadı.
- Padişahlığı elinden alınan VI. Mehmet (Vahdettin ) ülkeyi terk ederek İngiltere’ye sığındı (17 Kasım 1922 )
- İngiliz oyunlarının da baş göstermesi üzerine 18 Kasım 1922’de Osmanlı soyundan Veliaht Abdülmecit Efendi Halife seçildi.
Saltanatın Kaldırılmasının Sonuç ve Önemi :
- Saltanat ve Halifelik birbirinden ayrılmış , saltanata son verilerek büyük bir İnkılap gerçekleştirilmiştir.
- TBMM’nin ilk büyük İnkılabıdır.Birinci TBMM’nin gerçekleştirdiği tek inkılap saltanatın kaldırılmasıdır.
- Osmanlı Saltanatının son bulmasıyla Osmanlı Devletinin Siyasal ve Hukuksal varlığı da kesin olarak sona ermiştir.
- Ulusal Egemenliğin önündeki önemli bir engel ortadan kaldırılarak Cumhuriyet yönetiminin yolu açılmıştır.
LOZAN BARIŞ ANTLAŞMASI (24 TEMMUZ 1924 ) :
Antlaşma Öncesi Yaşanan Gelişmeler ;
- TBMM Hükümeti , Barış görüşmelerinin İzmir’de yapılmasını istedi . Bundaki amacı;
- Hem Yunanlıların yaptığı vahşeti dünya kamu oyunun gözü önüne sermek
- Hem de M .Kemal’in görüşmeleri yakından takip edebilmesini sağlamaktı.
İtilaf Devletleri buna karşı çıktı ve tarafsız bir yer olan İsviçre’nin Lozan Kentinde yapılması kararlaştırıldı.
Ve görüşmeler, 20 Kasım 1920 ‘ de başladı.
Konferansa Katılan Ülkeler ;Türkiye, İngiltere,Fransa,İtalya,Japonya,Yunanistan,Romanya ve Yugoslavya.
Boğazlarla İlgili Maddeler Görüşülürken Katılan Ülkeler ; Bulgaristan ve Sovyet Rusya
Gözlemci Olarak katılan Ülke ;ABD
Türk Heyetinin Başında Kim Vardı ? Dış İşleri Bakanı İsmet (İnönü ) Paşa
Konferansta Temel Üç Konu Görüşülecekti :
- Türk – Yunan barışının esaslarını belirlemek
- Osmanlı Devletinin tarihe karıştığını kabul ettirerek, Yeni Türk Devletinin durumunu belirlemek.
- Kapitülasyonları ortadan kaldırmak.
Türk Heyetinin Asla Ödün Vermeyeceği Konular Şunlardır;
- Kapitülasyonların kesin olarak kaldırılması.
- Doğuda Ermenilere toprak verilmemesi.
UYARI :
Türk Heyeti bu konferansa Misak-ı Milli yi gerçekleştirmek için katılırken, İtilaf Devletleri ise hala Sevr Antlaşmasında ısrarcı idi
Konferansta Anlaşılamadığı İçin Görüşmelerin Kesilmesine Neden Olan Konular Şunlardır :
- Dış borçlar
- Kapitülasyonlar ® Bu Konularda anlaşma sağlanamayınca görüşmeler, 4 şubatta kesildi.
- Musul Petrolleri
- Görüşmelerin Kesilmesi Üzerine ;Türk Ordusu yeniden hazırlıklara başladı.İtilaf Devletleri uzlaşma konusunda yeni bir çağrı yapınca Konferans 23 Nisan 1923’te yeniden toplandı.İkinci dönem görüşmeleri barışla sonuçlandı.
Ve 24 Temmuz 1923’te Lozan Barış Antlaşması İmzalandı :
Antlaşmanın Maddeleri ;
- Türk- Yunan sınırı :Mudanya’daki şekliyle kabul edildi. Meriç Irmağı sınır kabul edildi.Karaağaç savaş tazminatı olarak Türkiye’ye verildi.
- Ege Adaları :Gökçeada (İmroz ) ve Bozcaada ,Çanakkale boğazını kontrol ettiği için Türkiye ye verildi.
12 Ada ve Meis Adası , İtalya’ya verildi.
Diğer Ege Adaları , Yunanistan’a verildi.Yunanistan , Türkiye’ye yakın
adalarda silah ve asker bulunduramayacaktı.
- Kapitülasyonlar :Tümüyle kaldırılacaktır.
- Osmanlı Dış Borçları :Osmanlı Devletinden ayrılan Devletlerle paylaşılacak.Türkiye payına düşeni taksitlerle ödeyecektir.
- Boğazlar :Başkanlığını Türkiye’nin yapacağı Uluslar arası kurulacak.
Boğazların her iki yanı askerden arındırılacak.
Boğazlardan barış zamanında ticari germiler geçebilecek, savaş durumunda Türkiye savaşa girerse boğazlarda istediği gibi davranabilecek.
Uyarı :Boğazlar Komisyonunun kaldırılmaması , Türkiye’nin egemenlik haklarına aykırıdır.Misak-ı Milliye ters düşen bu duruma Montrö Boğazlar Sözleşmesiyle (1936 ) son verilecektir.
- Irak Sınırı :Musul Konusunda anlaşma sağlanamadı.Türkiye ile İngiltere arasında görüşülmek üzere
sonraya bırakıldı.
Uyarı :İngiltere ile Türkiye arasında imzalanan 1926 Ankara Antlaşmasıyla Irak sınırımız çizilmiştir.
- Suriye Sınırı :Fransa’yla imzalanan 1921 Ankara Antlaşmasındaki şekliyle kabul edildi.
Uyarı :Hatay 1939 yılında Anavatana katılmıştır.
Ayrıca, Süleyman Şahın mezarının bulunduğu , Ulusal sınırlarımız dışındaki tek Türk Toprağı olan Caber Kalesi Türk askerlerince korunacaktır.
- Yabancı Okullar :Türkiye’nin belirlediği kurallar çerçevesinde faaliyetlerini sürdürebileceklerdir.
- Ortodoks Patrikhanesi :İstanbul’da kalacak ancak hiçbir siyasi faaliyette bulunmayacak.
- Türk-Yunan Mübadelesi:Türkiye’deki Rumlarla Yunanistan’daki Türkler karşılıklı yer değiştirecek Ancak, Batı Trakya’daki Türkler ile İstanbul’daki Rumlar bu değişimin dışında tutulacaktır.
- İstanbul’un Boşaltılması:Lozan Antlaşması TBMM tarafından onaylandıktan altı hafta sonra İşgal Kuvvetleri İstanbul’dan gideceklerdir
Uyarı 1 :6 Ekim 1923’ te İstanbul’un İtilaf Devletlerince Terk Edilmesi İstanbul’un kurtuluşu olarak kabul edilir.
Uyarı 2 :İstanbul’un kurtulmasından sonra başkentin İstanbul olması yolunda görüş bildirenler çıkmıştır.Bu tartışmalara son
vermek için İkinci Meclis 13 Ekim 1923’te Ankara’nın Başkent olmasını onaylamıştır.
Lozan Barış Antlaşmasında Çözümlenemeyen Sorunlar Şunlardır :
- Irak Sınırı ve Musul Sorunu :Musul-Kerkük nedeniyle Irak sınırı Lozan’da çizilemedi.Misak-ı Milli sınırları içersinde yer almasına petrol açısından önemli olduğundan İngilizlerle aramızda sorun yaratmıştır.Şeyh Sait ayaklanmasının çıkması Musul ve Kerkük’ün elimizden çıkmasına sebep olmuştur.5 Haziran 1926 da İngilizlerle yapılan Ankara Antlaşmasıyla bugünkü Irak sınırımız çizilmiştir.
- Boğazlar Sorunu :Uluslar Arası bir komisyon tarafından yönetilecek olması ulusal egemenliğimiz açısından tehlikeli idi . Boğazlar 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile halledilmiştir.
- Dış Borçlar Sorunu :Fransızlar ile dış borçlar konusunda birtakım sorunlar yaşanmış ve bu borçların ödenmesi 1954 yılına kadar sürmüştür.
- Ege Adaları Sorunu :Gökçeada(İmroz) ve Bozcaada gibi hiçbir ekonomik değeri olmayan adalarda ısrar edilip , Uşi Antlaşmasıyla geçici olarak İtalyanlara bırakılan adalar ile Kıbrıs’ın geçmişe dayalı tarihi haklarımız açısından gündeme getirilmemesi Türk heyeti için bir eksikliktir.
- İstanbul’daki Rum Patrikhanesi:İstenmesine karşılık bir türlü kaldırılamamıştır.
Lozan Barış Antlaşmasının Önemi ve Sonuçları :
- İtilaf Devletleri, Yeni Türk Devletinin bağımsızlığını ve Misak-ı Milliyi resmen kabul etmiştir.
- Askeri zaferler bu antlaşmayla siyasi zafere dönüşmüştür.
- Ülkemiz sınırları o gün için Irak sınırı hariç belirlenmiştir.
- Bu başarı sömürge milletlerini bağımsızlık için harekete geçirmiştir.
- Osmanlı Devletinin yüzyıllardır ekonomik gelişimini engelleyen kapitülasyonlar kesin olarak kaldırılmıştır.
- Birçok devletler tarafından imzalanan ve günümüzde hala geçerliliğini koruyan bir antlaşmadır.
- Osmanlı Devletinden kalan asırlık sorunlar ortadan kaldırılmıştır.
- Kurtuluş Savaşını bütünleyen ve tamamlayan diplomatik bir zaferdir.
- Hasta Adam ve doğu Sorunu gibi kavramlara son verilmiştir.
- İngiltere’nin Orta Doğu ile ilgili planlarını bozmuştur.
D İ K K A T ! Sevr Antlaşması ;Türkleri birkaç vilayete sıkıştırıp, egemenlik ve bağımsızlığını yok ederken;
Lozan Barış Antlaşması ; Türklere özgürlüğü ve yükselme olanaklarını sunmuştur.
Yorum Gönder
1.YORUMLARA ADINIZI VE ŞEHRİNİZİ YAZINIZ. BU BİLGİLER YAZILMAZSA CEVAP VERİLMEYECEKTİR
2.SORULAR ONAYLANDIKTAN SONRA YAYINLANACAKTIR.
3.GMAİL HESABI OLANLAR YORUMU YAZDIKTAN SONRA ALTTAKİ BENİ BİLGİLENDİRİ TIKLARSANIZ SORULARA VERDİĞİMİZ CEVAPLAR MAİL ADRESİNİZE GELECEKTİR
4.KÜFÜR VE ŞİDDET İÇEREN YORUMLAR YAYINLANMAYACAKTIR